İnsan Hakları ve Adalet Hareketi iHAK öncülüğünde bir araya gelen Türkiyeli ve Mısırlı sivil toplum kuruluşları Mısır’a idamların durdurulması için çağrı yaptı. Mısır’da Temmuz 2013 darbesinden sonra çok sayıda siyasi mahkûma idam cezası verilmişti. 2013 yılında 109, 2014 yılında 509, 2015 yılında 538 ve 2016 yılında 237 kişiye, bazılarına birkaç kez idam cezası verilmişti. Son olarak Mısır’da 26 Aralık 2017’de 15 kişi ve 2 Ocak 2018’de İhvan-ı Müslimin üyesi oldukları bilinen 4 kişi (Ahmed Abdulhadi es-Suhaymi (29), Ahmed Abdulmunim Selame (42), Samih Abdullah Yusuf (32) ve Lutfi İbrahim İsmail (25) ) haklarındaki terör saldırıları suçlamasıyla idam edildi.
Şahısların avukatlarının ve insan hakları kuruluşlarının açıklamalarına göre söz konusu kişiler Mısır güvenlik güçleri tarafından cebren kaçırıldı, kendilerinden uzun süre haber alınamadı ve işkence altında verdikleri ifadelerle askeri mahkemelerde söz konusu suçlamalar kabul ettirildi. Mısır’da Muhammed Mursi ve Muhammed Biltaci gibi birçok siyasi önder kişi de şu an cezaevlerinde idam mahkûmu olarak gayriinsani ve hukuksuz olarak tutulmaktadır.
İnsan Hakları ve Adalet Hareketi Başkanı Av. Cihat Gökdemir konuşmasında önümüzdeki günlerde Müftülük onayı dahil tüm süreçleri tamamlanmış infazı beklenen ya da her an infaz edilecek 25 siyasi mahkûmun olduğunu söyledi. Sivil toplum kuruluşları adına basın bildirisini Şemsettin Özdemir okudu.
Basın Bildirisi
MISIR’DA İDAMLARI DURDURALIM!
Son 70 yılın neredeyse tamamını askeri yönetim altında geçiren Mısır’da, 1980’li yıllardan itibaren olağanüstü hal politikaları uygulanmış, güvenlik gerekçe gösterilerek temel hak ve özgürlükler askıya alınmış, muhaliflere yönelik baskıcı uygulamalar sistematik olarak arttırılmıştır. 1981-2011 arasında 30 yıl süren Hüsnü Mübarek yönetimi de oldukça baskıcı ve sistematik ihlaller ile anılan bir yönetim olmuş, yoksulluk ve zor hayat şartları da eklenince ezilmiş olan halk ayağa kalkmış ve sokaklar, meydanlar Arap Baharı rüzgarının verdiği motivasyonla hareketlenmiştir. Çok farklı siyasi, ideolojik grupların ve geniş halk kitlelerinin Tahrir Meydanı’nda sembolleşen ortak eylemleri sonucunda 25 Ocak 2011’de Hüsnü Mübarek görevi bırakmak zorunda kalmıştır.
Mısır’daki Halk Devriminden sonra 1,5 yıl süren Yüksek Askeri Konsey yönetimi sonrasında Mısır tarihinde ilk defa cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yapılması kararı alınmıştır. 30.06.2012 tarihinde Muhammed Mursi, seçimle göreve gelen ilk Cumhurbaşkanı olmuştur. Seçilen ilk cumhurbaşkanı olarak ilk yılını henüz dolduran Mursi, ABD, İsrail, Suudi Arabistan ve BAE’nin desteklediği General Sisi’nin komutasındaki Mısır ordusu tarafından, yapılan bir darbeyle iktidardan düşürülmüştür. Böylece Mısır halkı, kendini yeniden bir cunta rejiminin yönetimi altında bulmuştur.
Sisi Rejiminin darbe süreci oldukça kanlı olmuştur. Darbe karşıtı sivil gruplara yönelik katliamlar, yargısız infazlar korkunç bir dönemin başladığını göstermiştir. 2013 yılında gerçekleşen Cumhuriyet Muhafızları Katliamı, Manassa Katliamı, Rabia Katliamı, Ramses Meydanı Katliamı bu katliamlara verilebilecek örneklerden yalnızca birkaçıdır. Bu katliamlarda sayısı henüz tam tespit edilememiş yüzlerce insan katledilmiştir. Yoğun gözaltılar, gözaltında ve cezaevlerinde işkence, işkence ile alınan ifadelerle Sisi Rejiminin askerlerinin ve Baltacılar isimli silahlı çetelerin suçları, şiddet karşıtı sivillere yüklenmiştir. Çoğunlukla Avukat yardımı dahi alamayan siyasi mahpuslar Askeri ve sivil Mahkemelerde yargılanmaktadır. Siyasiler, alimler, aydınlar, hukukçular, sivil toplum yöneticileri, akademisyenler, gençler, gazeteciler ve aktivistler adil yargılanma imkânı sağlanmadan çok ağır suçlarla yargılanmışlardır.
Bu yargılamalarda idam cezaları verilmiştir. 2013 yılında 109, 2014 yılında 509, 2015 yılında 538 ve 2016 yılında 237 kişiye, bazılarına birkaç kez idam cezası verilmiştir. Son olarak Mısır’da 26 Aralık 2017’de 15 kişi ve 2 Ocak 2018’de İhvan-ı Müslimin üyesi oldukları bilinen 4 kişi (Ahmed Abdulhadi es-Suhaymi (29), Ahmed Abdulmunim Selame (42), Samih Abdullah Yusuf (32) ve Lutfi İbrahim İsmail (25) haklarındaki terör saldırıları suçlamasıyla idam edilmiştir. Şahısların avukatlarının ve insan hakları kuruluşlarının açıklamalarına göre söz konusu kişiler Mısır güvenlik güçleri tarafından cebren kaçırılmış, kendilerinden uzun süre haber alınamamış ve işkence altında verdikleri ifadelerle askeri mahkemelerde söz konusu suçlamalar kabul ettirilmiştir.
Muhammed Mursi ve Muhammed Biltaci gibi birçok siyasi önder kişi de şu an cezaevlerinde idam mahkûmu olarak gayriinsani ve hukuksuz olarak tutulmaktadır. Verilen idam cezalarının çoğunluğu siyasi davalarla ilgili olup, bunların arasında son dört yılda 81 kişinin infazı gerçekleşmiştir. İnfazlar, avukatlar ve ailelere haber vermeden gerçekleşmekte ve yakınları aranarak cenazelerin alınıp sessiz sedasız tören yapmadan defnetmeleri söylenmektedir.
Alınan son bilgiye göre önümüzdeki günlerde Müftülük onayı dahil tüm süreçleri tamamlanmış, her an infaz edilecek 25 siyasi mahkûm söz konusudur.
Çoğu genç siyasi mahkûm olan bu kişilerin idam cezalarının infaz edilmesini önlemek herkesin sorumluluğudur. Türkiyeli STK’lar olarak sesimizin ulaştığı herkesi, sadece muhalif oldukları, birçoğunun şiddete bulaşmamış sivil barışçı aktivistler ve alim ya da gazeteciler olduğu bilinen bu kişiler hakkında hukuksuz bir şekilde verilen idam cezası kararlarının infazını durdurmaya ve Mısır’daki insan hakları ihlallerinin son bulması için göreve davet ediyoruz. Ayrıca İslam İşbirliği Teşkilatı, Afrika Birliği İnsan Hakları Komitesi, Arap Birliği İnsan Hakları Komitesi, BM İnsan Hakları Komitesi, BM İnsan Hakları Konseyi ve İİT Bağımsız ve Daimi İnsan Hakları Komisyonu gibi Mısır’ın da üyesi olduğu uluslararası teşkilatlarının Mısır’a insan hakları heyetleri göndermelerini, bu idamların infazını durdurmak için derhâl açıklamalar yaparak etkili diplomatik temaslar kurmalarını talep ediyoruz. Başta ABD ve İsrail olmak üzere Sisi Rejimini destekleyenleri de tüm idamlar ve insan hakları ihlallerinden hukuk önünde hesap vermek üzere sorumlu tuttuğumuzu beyan ediyor ve derhal bu desteği kesmeleri için çağrıda bulunuyoruz.
Yeryüzünde dini, dili, ırkı ne olursa olsun masum bir insanın zalimce öldürülmesinin önüne geçmek bütün insanlığın sorumluluğudur. Mısır’da İdamları Durduralım.
İMZACI STK’LAR
Basın bildirisini imzalayan Türkiyeli ve Mısırlı Kuruluşlar (Alfabetik Sırayla):
Adalet Platformu
Adaleti Savunanlar Derneği (ASDER)
Adaleti Savunanlar Stratejik Araştırmalar Merkezi Derneği (ASSAM)
Akabe Vakfı
Aksa Eğitim ve Dayanışma Vakfı
Anadolu Yakası Sivil Toplum Kuruluşları Platformu (AYSİT)
Anayasa Hukukçuları Derneği
Burak Derneği
Cihannüma Derneği
Davet ve Kardeşlik Vakfı
Ensar Vakfı
Genç Hareket
Hazar Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği
HUDER İstanbul Şubesi
Hukukçu Akademisyenler Derneği
Hukukçu Hanımlar Derneği
Hukukçu Kadınlar Derneği (HUKAD)
Hukukçular Derneği
Hukukun Üstünlüğü Platformu
İnsan Hakları ve Adalet Hareketi (iHAK)
İnsan Hakları ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı (İHH)
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (MAZLUMDER)
İnsan ve Medeniyet Hareketi
İslam Dünyası STK’ları Birliği (İDSB)
İstikamet Vakfı
Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM)
Mavi Marmara Özgürlük ve Dayanışma Derneği
Medeniyet Vakfı
Nisan Girişim Grubu
Önder İmam Hatipliler Derneği
Özgür Düşünce ve Eğitim Hakları Derneği (ÖZGÜRDER)
Sadakataşı Derneği
Toplumsal Hafıza Derneği
Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA)
Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı (TÜRGEV)
Türkiye Gönüllü Teşekküller Vakfı (TGTV)
Türkiye Hukuk Platformu
Uluslararası Doktorlar Birliği (AID)
Uluslararası Hukukçular Birliği (UHUB)
Uluslararası Mülteci Hakları Derneği (UMHD)
Umran Hareketi
Yedi Hilal Derneği
Yeryüzü Adalet ve İnsan Hakları Derneği (YAİDER)
Yeryüzü İyilik Hareketi
Mısırlı Kuruluşlar
Arab Media Freedom-Monitor
Arab Organization for Human Rights in the UK
Egyptian Media Professional Abroad -EMPA
El-shehab for Human Rights
Human Rights Monitor
Humanity Association
Justice for Human Rights
Najda for Human Rights
Swiss Organization for Protection of Human Rights – SPH
The International Association of Rights and Freedoms