Türkiye'deki mültecilerin farklı yüzü: Yüksek dağlarda çobanlık yapan Afganlar
Tunceli'nin Mercan Vadisi'nde sadece kuzuların ve keçilerin sesleri duyuluyor. Afganistan'dan Türkiye'ye gelen ve geçimini çobanlıkla sağlayan Abdullah Umari, "Burada sadece Afganlar var" diyor kırık bir sesle.
Son 4 yıldır burada çobanlık yaptığını belirten Umari, "Sağlığım izin verirse ağustos ayında Afganistan'a gideceğim." diyor. AFP, Doğu Anadolu bölgesinin gözlerden uzak kırsallarında çobanlık yaparak geçimlerini sağlayan Abdullah gibi Afgan çobanlarla görüştü.Afganistan'da Taliban örgütünün yönetimi eline geçirmesi, Amerikan askerlerinin ülkeden çekilmesi ve sonrasında yaşanan ekonomik kriz ve enflasyon sebebiyle özellikle Afgan gençler kurtuluşu yurt dışına gitmekte buluyor.Son dönemde İran üzerinden gelen düzensiz Afgan göçmenler, Türkiye'de mülteci tartışmalarının bir parçası olarak gösteriliyor.
Tüm tartışmalardan uzakta, Türkiye'nin doğusundaki dağlık bölgelerde çobanlık yapan Afgan gençler, büyük şehirlerde fabrikalarda çoğunlukla kaçak ve ucuza çalışan mülteci hikayelerinden farklı bir portre çiziyor.
Afgan çobanların yaptığı işi Türkiye'deki gençler çok tercih etmiyor. Bu sebeple hayvan sahipleri Afgan çobanlarla çalışıyor.
Tunceli'de küçükbaş hayvan yetiştiriciliği yapan Türk vatandaşı Mustafa Acun, yaklaşık 100 hayvandan oluşan bir sürüye sahip. Acun, akrabalarının ve kendi çocuklarının bu işi yapmak istemediğini, bu sebeple besicilerin ve hayvan sahiplerinin yurt dışından Afgan çobanları tercih ettiğini belirtiyor.
Bu işi yapmak elbette göründüğü gibi kolay değil. Yaklaşık 2000 metre yüksekte günlerce hatta haftalarca insan yüzü görmeden doğanın ortasında kalmanın zorluğu bir kenara, dağlarda yaşayan ayı, kurt, çakal ve tilki gibi vahşi hayvanların sürüye saldırmaları her zaman yaşanan bir durum.
Çobanlar, sıcaklık düştüğünde geceleri otlamayı tercih eden koyun ve keçilerin ritmini takip ediyor. Eşini ve üç aylık bebeğini Afganistan'da bıraktıktan sonra 2015 yılında Türkiye'ye gelen 29 yaşındaki çoban Süleyman Ezam, "Burası kurt ve ayı dolu, sürekli koyunlara saldırıyorlar" diyor.
Afgan çobanların aylık kazançları, Türkiye'deki asgari ücretin 2-3 misline kadar çıkabiliyor.
Genç baba, inşaatlarda çalıştığı İran üzerinden transit geçiş yaparak Türkiye'ye giriş yapmış. Süleyman, Türkiye'de de inşaat işleri olduğunu ancak çobanlık yapmanın daha fazla maddi getirisi olduğunu belirtiyor.
Çobanlara aylık 8.000 ila 15.000 Türk Lirası, yani Türkiye'deki mevcut asgari ücretin üzerinde bir ücret ödeniyor. Ancak Türkiye'deki birçok genç bu işi yapmaya yanaşmıyor.
Hafız Hafızi Meymene: “Mecbur olmasa kimse ülkesini bırakıp gitmez”
Türkiye'deki enflasyonu dağlarda dahi hissetmek mümkün. Bazı çiftçiler sürülerinin bir kısmını kesilmesi için mezbahalara gönderiyor.
Bu koşullarda çalışan diğer bir Afgan çoban Hafız'ın sözleri Afganistan'daki siyasi ve iktisadi değişimi şu şekilde anlatıyor: "Afganistan'da geçinmek zor. Fakirlik, fukaralık çok. Afganistan'da yaşam gerçekten de çok zor. Mecbur olmasa kimse ülkesini bırakıp gitmez. Bu sebeple, Türkiye'de çobanlık yaparak geçimizi sağlıyoruz ve Afganistan'daki ailelerimize para gönderiyoruz. Onlar bu şekilde geçinebiliyorlar. Şimdi Afganistan'da savaş bitti. Taliban yönetimi eline aldı. O sebeple geri döneceğiz. Taliban ile devlet savaştığı için Afganistan ekonomisi zayıfladı. Bu sebeple seneye ülkemize dönmeyi düşünüyoruz."
Ancak Hafız çekim yapan AFP'den gazetecilere yine de soruyor: "Kanada'ya nasıl gidebileceğimi biliyor musunuz? Herhangi bir bağlantınız var mı?"
Kaynak: euronews & AFP