İstanbul / TÜRKİYE
Türkçe TÜRKÇE

Basın Açıklaması Çocuk Katliamlarına, Ayrımcılık ve Şiddete Dur De!

Anasayfa

Basın Bildirileri

Basın Açıklaması Çocuk Katliamlarına, Ayrımcılık ve Şiddete Dur De!

Basın Açıklaması Çocuk Katliamlarına, Ayrımcılık ve Şiddete Dur De!

Son günlerde artan çocuk cinayeti haberlerine bir yenisinin daha eklenmiş olmasından büyük bir üzüntü ve hicap duyuyoruz. Çocuğa yönelik şiddetin toplumumuzda bu denli artmış olması toplumsal huzur ve güven ortamı için ciddi bir tehlike teşkil etmektedir. Yakın zamanda katledilmesiyle tüm toplumu derinden yaralayan Narin kızımız gibi bir çocuk cinayeti haberi daha almak, sokakların çocuklar için giderek daha güvensiz bir hale geldiğinin en net göstergesidir.

21.09.2024 tarihinde İstanbul Gaziosmanpaşa’nın Yenimahalle Mahallesinde 15 yaşındaki tekstil işçisi Suriyeli Abdullatif, arkadaşlarıyla parkta otururken, kimliği belirsiz iki kişinin silahlı saldırısına uğramıştır. 12 kurşunun atıldığı silahla yapılan saldırıda Abdullatif'e dört kurşun isabet etmiştir. Henüz 15 yaşında bir çocuk olan ve 6 Şubat 2023 depremlerinde annesini ve kardeşini kaybeden Abdullatif, bu hayattan acımasızca koparılmıştır.

Abdullatif’in katledilmesinin ardında Emniyet Müdürlüğü yayınladığı basın açıklamasında mezkur olayla ilgili olayı gerçekleştiren ve ilgili 5 kişinin gözaltına alındığını duyurmuştur. Toplumda gittikçe artan çocuğa karşı şiddet olayları ve toplumsal öfkenin sonucunda 15 yaşında bir çocuk saldırıya uğramış ve vefat etmiştir.

Çocukların korunması ve haklarının güvenceye alınması adına suçların caydırıcılığının artırılması, sokakların güvenliğinin sağlanması zaruridir. Üzülerek ifade ediyoruz ki burada bulunan bazı insan hakları derneklerinin avukatları tarafından yıllar içerisinde açıkça halkı kin ve düşmanlığa sevk eden şüpheliler hakkında sayısız suç duyurusunda bulunulmuştur ancak hiçbir suç duyurusunda ‘’TCK m.216 Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama’’ kapsamında kovuşturma yapılmamıştır.

Yaşanan çocuk cinayetlerinde bu gibi vahşi eylemleri işleyenlerin ilk suç eylemi olmadığı ve verilen cezaların yetersizliğini ve herhangi bir ıslah ediciliği olmadığını gözlemliyoruz. Bu durum özellikle çocuklarımız için hayatı güvensiz kılmaktadır. Sokakları ve toplumu güvenli kılmadıkça çocukların haklarını onlara teslim edemeyiz. Özellikle suç dosyası kabarık olan sabıkalı insanlara karşı çocuklarımız için tehdit oluşturmadan önce önlem alınması gerekmektedir. Ülkenin huzur ve güven ortamına açıkça kast eden şüpheliler hakkında dahi kovuşturma yapılmaması pek çok sorunun arka arkaya yaşanmasına sebebiyet vermektedir. Toplumu oluşturan bireylerin arasında yayılan ötekileştirme politikasının neden olduğu acı olayların durdurulması için gerekli adımların atılması ivedilikle harekete geçilmelidir.


Çocukları, milliyet din dil ırk fark etmeksizin korumak ve gözetmek tüm toplumun asli sorumluluğudur. Narin, Sıla, Gina ve Abdullatif gibi çocuğa yönelik şiddete kurban gitmiş tüm çocuklarımız adına adaletin sağlanmasını istiyoruz. İnanıyoruz ki, sosyal medyada ve çeşitli kitle iletişim mecralarında toplumsal ayrımcılığa yönelik ifadeler kullananlar da, yaşanan cinayetler göz önünde bulundurulduğunda, masum değiller. Ayrımcı ifadeler kullanarak toplumun belirli bir kesimini, hele ki çocukları insan dışılaştıran kişiler toplumsal öfkeye sebebiyet vermekte ve yaşanan cinayetlerin parçası olmaktadır. Yetkililerden beklentimiz, toplum içinde öfke ve ayrımcılık tohumları ekenlere caydırıcı yaptırımların uygulanmasıdır. Toplumun huzur ve güvenini sağlamak bireylerin, idarecilerin ve yargının birlikte yürütmesi gereken toplumsal bir ödevdir. Bugün gösterilmeyen hassasiyetin ve sağduyunun bedelini çok ağır ödemek zorunda kalacağımız günler gelmeden önce hep beraber bu kör dövüşünü sonlandırmak için var gücümüzle çalışmalıyız.


Toplumsal şiddete ve ayrımcı söylemlere kurban edecek bir çocuğumuz daha yoktur.